Cahiliye toplumundaki insanlar, karakterlerini sahip oldukları güç ve statüye göre geliştirirler. Müminler içinse durum tümüyle farklıdır. Mümin, yalnızca Allah (cc)'a güvenip dayanır ve ahlakını da Allah (cc)’a karşı duyduğu bu teslimiyet doğrultusunda şekillendirir.
Böyle bir kişi Allah (cc)’ın daima müminlerin destekçisi olduğuna kesin bir şekilde iman eder. Kuran'ın "Andolsun, Ben galip geleceğim ve elçilerim de" (Mücadele Suresi, 21) hükmü gereği Rabbimiz, peygamberlerini, elçilerini ve onlara tabi olan müminleri her zaman galip kılar. Bu nedenle mümin tüm dünyanın karşısında tek başına da olsa, bu büyük ve İlahi destekle onlara karşı üstün gelir. Allah (cc), Kuran'da bu gerçeği şöyle bildirmiştir:
"Onlar, seni aldatmak isterlerse, şüphesiz Allah sana yeter. O, seni yardımıyla ve mü'minlerle destekledi. " (Enfal Suresi, 62)
Unutulmamalıdır ki, müminlere yollarını açan, başarı kazandıran, onları geliştiren, güçlendiren Allah (cc)'tır. İnsanın çözüm olarak başvurduğu yöntemler, başarılı olması için yeterli değildir. Çünkü bunların hiçbiri tek başına bir şey yapamaz; sadece fiili birer duadırlar. Allah (cc), ancak bu fiili duayla beraber olan sözlü dua ve ihlas karşılığında umulan sonuçları yaratır. Dolayısıyla müminin başarmak istediği bir işte yalnızca Allah (cc)'ın yardımına güvenip dayanması gerekir.
Böyle bir imanda, kendinden son derece emin, hiçbir tehlikeden çekinmeyecek kadar kararlı ve aleyhte gibi görünen gelişmelerden hiçbir şekilde etkilenmeyecek kadar sağlam karakterli bir insan ortaya çıkar. Kavminin hepsinin birer birer inkara sapmasına rağmen Allah (cc)’a karışı tam bir teslimiyet içinde olan ve kavmine "... Eğer siz ve yeryüzündekilerin tümü inkâr edecek olsanız bile şüphesiz Allah hiçbir şeye muhtaç değildir, övülmüştür" (İbrahim Suresi,
sözleriyle cevap veren Hz. Musa, bu konuda örnek bir ahlak göstermiştir.
Hz. Musa’nın, bu denli tevekküllü ve korkusuz olması, Allah (cc)'ın yardımının müminlerle birlikte olduğundan emin olması dolayısıyladır. Allah (cc), ona, "Korkma” dedik. “Muhakkak sen üstün geleceksin" (Taha Suresi, 68) hükmünü vahyetmiştir.
Kuşkusuz Hz. Musa'nın tavrı diğer tüm müminler için örnek olmalıdır. Çünkü Allah (cc), aynı güvenceyi yalnızca Hz. Musa'ya ya da öteki resullere değil, kendi rızasına ihlasla sarılan tüm müminlere vermiştir. Rabbimiz, inkar edenlere karşı iman sahibi kullarını mutlaka koruyacağını, galip kılacağını vaat etmiştir. Bu gerçek Kuran'da, "... Allah, kafirlere mü'minlerin aleyhinde kesinlikle yol vermez." (Nisa Suresi, 141) ayetiyle müminlere müjdelenmiştir.