hayalhane
Mesaj Sayısı : 90 Puan : 165 Itibar : 12 Kayıt tarihi : 15/11/09 Nerden : ankara
| Konu: Boks Nedir ? C.tesi Ocak 23, 2010 2:52 am | |
| BOKS, iki yarışmacının belirli kurallar içinde, yumruklarıyla dövüşerek yaptığı bir spordur. Boks karşılaşmaları ring adı verilen, üç sıra halatla çevrili, yerden yüksekte kare biçiminde bir alanda yapılır.
Kurallar ve Puanlama
Bir boks maçı üç türlü kazanılabilir: Boksörlerden biri rakibinden daha fazla puan toplayarak maçı sayıyla kazanabilir; yere düştükten sonra 10 saniye içinde ayağa kalkmayı ya da raundun başında ringe yeniden çıkmayı başaramayan boksöre nakavt oldu denir ve rakibi galip ilan edilir; ring hakemi ya da doktoru bir boksörün artık kendini savuna-mayacak durumda olduğuna karar verebilir ve rakibinin maçı teknik nakavtla kazandığı ilan edilir. Zorunlu sekize kadar sayma pek çok maçta uygulanan bir kuraldır. Bu kurala göre, bir boksör yere düştükten sonra, ring hakemi sekize kadar saymayı tamamlamadan boksa yeniden başlanmaz; her iki boksör ayakta olsa bile hakem sekize kadar saymayı sürdürür. Rakibini yere düşüren boksör, hakemin saymaya başlamasından önce tarafsız köşeye gitmek zorundadır. Gong çaldığında boksör yerdeyse sayma devam eder. Zorunlu sekize kadar sayma kuralı daha çok ABD'de uygulanır. Gene ABD'deki maçlarda bir rauntta üç kez düşen boksör yenilmiş kabul edilir. Bokstaki önemli kuraldışı davranışlar (fauller) şunlardır: Belden aşağıya vurmak; bir elle vururken öbür elle rakibi tutmak; rakibi yerdeyken ya da yerden kalkıyorken vurmak; rakibi itmek, kafa, omuz ya da dizle vurmak; enseye vurmak. Faul yapan bir boksör uyan-labilir, puan kaybedebilir ya da yenik sayılabilir. En yaygın puanlama yöntemleri raunt ve sayı sistemleridir. Raunt sisteminde, her bir rauntta hangi boksörün daha iyi dövüştüğü belirlenir. Rauntların çoğunda daha iyi dövüştüğü kabul edilen boksör kazanır. Sayı sisteminde, her raundun sonunda, o rauntta başarılı olan boksöre amatör boksta 20, profesyonel boksta 10 sayı verilir. Rakibine de ona oranla daha az bir sayı verilir. Maç sonunda, daha çok sayı almış olan boksör kazanmış olur. ABD ve birçok başka ülkede puanları bir ring hakemi ve iki masa hakemi verir. Olimpiyatlar'da ring hakeminin oy hakkı yoktur; yalnızca beş masa hakemi puan verir. İngiltere'de ve bazı ülkelerde maçı kimin kazandığına çoğu zaman ring hakemi tek başına karar verir. Amatör karşılaşmalar genellikle profesyonellerden daha kısadır ve bazen yalnızca ikişer dakikalık üç raunttan oluşabilir. Profesyonel boksta her biri üç dakikalık, en çok 15 raunt vardır. Genellikle her raunt arasında bir dakika ara verilir.
Tarih
Eski Yunan'da ve Roma'da spor olarak bir tür yumruk dövüşü yapılırdı; ama boksun asıl başladığı yer Londra'dır. 1719'da gezgin bir gösterici olan James Fig çıplak yumrukla yapılan basit bir boks türü ortaya attı. Londra'da, Tottenham Court Road'da bir ring kurarak ders vermeye başladı; kendisini şampiyon ilan etti ve gelen gidene kendisiyle dövüşmesi için meydan okudu. Ödüllü dövüş olarak adlandırılan bu boksun başlangıçta hiçbir kuralı yoktu; ısırma, tekmeleme, rakibi yere atma gibi hareketler yasak değildi. Çıplak yumrukla yapılan bu dövüşler çok acımasız oluyor ve bazen saatlerce sürüyordu. 1795-1825 yılları arasında her sınıftan insanın çok sevdiği ödüllü boksun en tanınmış öğreticisi 1795'ten 1800'e kadar şampiyonluk unvanını koruyan "centilmen Jackson" oldu. Ama, bu yıllardan sonra ödüllü boks giderek gözden düştü. Bu düşüşün başlıca üç nedeni vardı: Birincisi, maçları izlemeye gelen kana susamış kalabalıklar; ikincisi, maçlar üzerine laşmaları yalnızca eş kilolardaki boksörler arasında yapılır. Uygulamada, her iki yarışmacının da aynı sıklette (uluslararası kurallarla belirlenmiş ağırlık gruplarında) olması gerekir.
Boks Sıkletleri Üst Sınırlar
Profesyonel Amatör
Boksta Boksta Hafif sinek sıklet 49 kg 48 kg Sinek sıklet 51 kg 51 kg Horoz sıklet 53,5 kg 54 kg Süper horoz sıklet 55 kg ------ Tüy sıklet 57 kg 57 kg Yarı hafif sıklet 59 kg ------ Hafif sıklet 61 kg 60 kg Yarı velter sıklet 63,5 kg 63,5 kg Velter sıklet 66,5 kg 67 kg Yarı orta sıklet 70 kg 71 kg Orta sıklet 72,5 kg 75 kg Yarı ağır sıklet 79 kg 81 kg Cruiser sıklet 88,45 kg ------ Ağır sıklet 88,45+kg 91 kg Süper ağır sıklet ------ 91+kg
Özgürlük Savaşı
1810'da Venezuelalılar İspanyol valiyi devi oynanmaya başlanan kumar ve üçüncüsü, bazı maçların çok acımasız olmasıydı.1866'da Amatör Spor Kulübü kuruldu. Başlıca destekleyicileri olan John Chambers ve VIII. Oueensburg markisinin yönlendirmesiyle eldivenle yapılan maçlar için kurallar kondu. Çağdaş boks bu kurallara dayanmaktadır. ABD'de boks 19. yüzyıl başlarında ortaya çıktı. İlk dönem maçlarının çoğunluğu çeşitli çiftliklerden köleler arasında yapıldı. 1880'lerde John L. Sullivan'la birlikte ABD' de boksa karşı ilgi arttı. Sullivan, dünya şampiyonu olduğunu ileri süren ilk ABD'li boksör Paddy Ryan'ı 1882'de nakavtla yenerek dünya şampiyonluğunu kazandı. Dünya ağır sıklet boks şampiyonluğunu kazanan ilk Siyah boksör Jack Johnson oldu. Johnson 1908'de şampiyon olur olmaz, boks girişimcileri şampiyonluğu geri alacak bir beyaz adam aramaya başladılar. Johnson'un boks yaşamının büyük bir bölümü ırkçı önyargılardan kaynaklanan gerilim içinde geçti. 1937'de Joe Louis ağır sıklet şampiyonu oldu; "Kara Bomba" olarak anılan Louis bu unvanı kazanan ikinci Siyah boksördü . Louis 1949'da, yenilmeyen şampiyon olarak emekliye ayrılıncaya kadar unvanını 25 kez koruyarak bir rekor kırdı. 1950'lerin en ünlü şampiyonu Rocky Mar-ciano'ydu. Boks tarihindeki en sert yumruklara sahip boksörlerden biri olarak kabul edilen Marciano, hiçbir profesyonel maçında yenilgi almamış tek boksör olarak 1956'da boksu bıraktı. 1960'lar ve 1970'lerde dünya boksunun en gözde kişisi Muhammed Ali oldu (bak. Mu-hammed AÜ). Boksun en hareketli ve en çok tartışılan şampiyonlarından biriydi. Ağır sıklet dışındaki sıkletlerde de önemli boksörler çıkmıştır. Örneğin Henry Armstrong aynı zamanda tüy sıklet, hafif sıklet ve velter sıklet şampiyonluğunu elde etmişti. Tüy sıklet ve hafif sıklette George Dbcon, VVillie Pep, Joe Gans ve Benny Leo-nard gibi büyük boksörler dövüşmüştü.
Türkiye'de Boks
Boks Türkiye'de I. Dünya Savaşı sonrasında ilgi görmeye başladı. İlk boks kulübü 1919'da İstanbul'da açıldı. 1923'te Boks Federasyonu kuruldu. İlk başkanı Eşref Şefik Atabey olan Boks Federasyonu, bir süre sonra Güreş Fe-derasyonu'na bağlandı ve ancak 1945'te yeniden bağımsız bir federasyon kuruldu. Uluslararası ilk boks karşılaşmaları 1928'de SSCB ve Azerbaycan takımlarıyla Moskova ve Baku'da yapıldı. 1940'ta ABD'de yapılan "Altın Eldiven" amatör boks şampiyonasında Melih Acba 66 kiloda birincilik kazandı. Dublin'de yapılan 1947 Avrupa Boks Şampiyonasında Vural İnan en teknik boksör seçildi. Profesyonel boks Türkiye'de 1950'lerde başladı. Eski boksörlerden Mahmut Kefeli, İstanbul Boks Kulübü adıyla ilk profesyonel kulübü kurdu. 1960'larda Akdeniz Oyunları, Balkan Şampiyonası ve Avrupa Şampiyonasında birçok madalya kazanıldı. Bu dönemin başlıca boksörleri Seyfi Tatar, Celal Sandal, Cemal Kamacı, Nazif Kuran, Engin Yadigâr ve Kemal Yalçınkaya'dır. Cemal Kamacı profesyonel boksa geçerek 1970'te Avrupa şampiyonu oldu. 1970'lerde de Akdeniz Oyunları ve Balkan Şampiyonası'nda basanlar sürdü. Celal Sandal yedi birincilik ve iki ikincilik, Seyfi Tahazırlanırken, boksörlerin birbiriyle yapacağı antrenmanların yanı sıra, gölge boksu, kum torbasıyla çalışma, ip atlama ve kondisyon için koşu yapılır. Boksörün saldın ve savunma gücü ile hızı dengesine ve harekete hazır olmasına bağlı olduğu için duruşu çok önemlidir. Ayaklann her hareketinin bir amacı olması gerektiği her zaman akılda tutulmalıdır. Boksör, ancak yumruk atmak, rakibinin sal-dınsından kaçınmak, daha iyi bir pozisyon almak ya da yanıltıcı hareketlerle ne yapacağı konusunda rakibini şaşırtmak için hareket etmelidir. İyi ayak oyunlan, bir boksörün rakibine her zaman yumruk atabilecek kadar yakın, ama attığı yumruktan sonra geri çekilebilecek ve karşı saldınyı savuşturacak kadar rakibinden uzak olması anlamına gelir. Bunu başarmak için boksörün duruşu rahat olmalıdır. Sağa doğru biraz açılan sağ ayak, biraz öndeki sol ayakla bir denge oluşturmalıdır. Her iki ayağın ucu da hafifçe sağa dönük olmalıdır; böylece bedenin yalnızca sol yanı rakibe gösterilir. Sol kol ileride, hafifçe sıkılmış sol yumruk çene hizasında olmalıdır. Gene yukan kalkık olan sağ kol ve çene hizasında çeneden yaklaşık 15 cm önde duran, daha az sıkılı sağ yumruk bedeni korur. Her iki dirsek de bedeni korumak için içe doğru çekilmiş ve çene sol omza doğru eğik olmalıdır. Denge yitirilmeksizin rakibin yumruğundan geriye kaçmayı kolaylaştırmak amacıyla beden öne doğru biraz eğik durmalıdır. Bu duruş "İngiliz" ya da "Ortodoks" biçim olarak bilinir. Bunun tam tersi yani sağ ayağı ileride duran solak boksörlerin duruşuna "ters duruş" denir. Boksta doğru vuruş temeldir. Boksör yumruk atarken yumruğu eldivenin içinde iyice sıkılmış olmalıdır. Parmaklar kapalı ve başparmak ilk iki ya da üç parmağın kıvnmı içinde olmalıdır. En yaygın vuruşlar, direk vuruş, çengel ve kroşe vuruş ile aparküt vuruştur. Direk vuruş, sağ ya da sol yumrukla düz olarak hızla ve genellikle art arda yapılan vuruştur. Bu tür yumruk rakibin dengesini ya da zamanlamasını bozmak amacını taşır. Çengel vuruş kıvnk ve gergin bir durumdaki kolla yakından atılan hasar verici bir yumruktur. Kroşe de buna benzer bir vuruştur, ama ağırlık merkezinin kaydınlmasıyla yumruğa bedenin ağırlığı da katılır. Aparküt aşağıdan yukarı doğru genellikle çeneyi hedef alarak atılan bir yumruktur. Çengel vuruş, kroşe ya da aparküt rakibi nakavt edebilir.
Boksun Örgütlenmesi
Birçok ülkede yurtiçi şampiyonalan ve her düzeyde amatör boks karşılaşmaları düzenleyen ulusal bir kurum bulunur. Başlıca uluslararası şampiyonalan Uluslararası Amatör Boks Birliği düzenler. Aynca bazı ülkelerde profesyonel boksu yöneten örgütler de vardır. İki ayrı örgütün bulunduğu uluslararası alanda ise durum karışıktır. Dünya Boks Derneği (WBA), ABD' nin pek çok bölgesinde profesyonel boksu denetler. Dünya Boks Konseyi (WBC) ise Avrupa, Latin Amerika ve Doğu ülkelerindeki boks örgütlerini kapsayan, daha çok uluslararası nitelikte bir kuruluştur. Genel olarak her iki örgüt de yalnızca kendi şampiyonlarını tanır. Ne var ki, birkaç kez iki örgüt de aynı kişiyi dünya şampiyonu olarak tanımıştır.
Donanım
Amatör boksörler, yumuşak bir maddeyle beslenmiş 227 gr ağırlığında eldivenler giyerler. Profesyonel boksta sıklete göre, ağırlığı 170-283 gr arasında değişen eldivenler kullanılır. Eldiven giymeden önce eller koruyucu bir bantla sarılır. Profesyonel boksörler yalnızca şort giyer, dişleri korumak için ağza lastikten dişlik, kasıkları korumak içinse şortun içine madeni bir koruyucu yerleştirirler. Antrenmanlarda koruyucu başlık giyerler. Amatör boksörler şort ve atlet giyer, karşılaşmalarda, diş ve kasık koruyucularından başka koruyucu başlık da takabilirler. Profesyonel boksta ring büyüklüğü 5-6 m2 arasındadır. Amatör ring en az 3,6 m2 olur. Ringin köşeleri yumuşak bir maddeyle beslenmiştir.
Antrenman ve Teknik
Sayın Arkadaşlar Buraya Dikkat
Boks, çok yorucu bir spordur ve kusursuz bir sağlık ve zindelik gerektirir.
Kaynak: MsXLabs.org & Temel Britannica | |
|
кa¡η Admin
Mesaj Sayısı : 850 Puan : 1941 Itibar : 6 Kayıt tarihi : 23/10/09 Yaş : 33 Nerden : Sakarya
| Konu: Geri: Boks Nedir ? Paz Ocak 24, 2010 12:56 am | |
| Tarif Edeyim Kısacası Benim İsteyipte YapamaDıqIm Şey:)) | |
|
hayalhane
Mesaj Sayısı : 90 Puan : 165 Itibar : 12 Kayıt tarihi : 15/11/09 Nerden : ankara
| Konu: Geri: Boks Nedir ? Salı Ocak 26, 2010 1:06 am | |
| bende Tarif edeyim benimde istemeyipte yaptığım şey Derecem de var TR 3.süyüm yav ama boks pis iştir bulaşma derim maçta ağız burun hoşaf olur ki benim burun hoşaf oldu seneye bıçak altına yatacaz kemik yamuldu yav :S contası gevşemiş SIKACAKAR aman ha mana özenenler varsada özenmesin boks-kickboks pis iştir iyi bişi değil resmen kavgaya teşvik eğer illaki dövüş sporu ise Judo,karate,tekwondo vs. bunlar yine normali :S | |
|
кa¡η Admin
Mesaj Sayısı : 850 Puan : 1941 Itibar : 6 Kayıt tarihi : 23/10/09 Yaş : 33 Nerden : Sakarya
| Konu: Geri: Boks Nedir ? Salı Ocak 26, 2010 7:48 pm | |
| Sokak KavqaSı eN İyisi:)) | |
|